Dizide hiç erkek olmaması seyir zevkini öyle böyle yükseltmedi…

Bugün geldiğimiz noktada tayyiban rejim kendi seçtiğimiz belediye başkanını hapse attırabiliyor, diplomasını iptal ettirebiliyor, kadınların nasıl doğum yapacağına karışıp sezaryene kısıtlama getirebiliyor ve zaten depremde yapayalnız bıraktığı halkın elinde kalan arsasının tapusunu hiçe sayıp zeytin ağaçlarını yıkabiliyorken bu filmi normal bir şekilde izlemek mümkün değil maalesef. İçine doğduğum iktidarın büyüdükçe daha iyi anladığım ve gittikçe artan baskısı beni umutsuzluğa sürüklese de filmin en başında Atatürk gibi cumhuriyeti koruyacağım sözünü gördüğümde olduğu gibi bu cumhuriyeti koruyup yükseltmesi gereken kişinin biz olduğunu her hatırladığımda mücadeleye daha güçlü devam ediyorum. Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz.