Alas, not my Hamlet. Nonetheless respect.

Karakterlerde gölgeler yok: harika bir baba, daha harika bir anne, irili ufaklı çocuklar var, hepsi temiz çocuklar.
Büyük trajedinin dışında çatışma yok. (Çok iyi insanların başına bir kötülük gelir.)
Evde hizmetçi var ama sınıflar yok.
Çarpıcı bir gelir adaletsizliğinin yaşandığı bir ülkede yoksulluğun izi yok. Babanın komünist olduğunu söylüyorlar ama sanki buna gerek de yok.
Aklıma sık sık Cuaron’un Roma’sı geldi. Benzer şekilde kusursuz bir dönem setinin içinde bir şekilde her detayın gerçekten hayat bulduğu bir film olarak bunun tam…
En çok izlemiş olduğum, en sevdiğim ve en sevmediğim filmlerden biri olan bu filmi restorasyondan sonra ilk kez sinemada izledim. İlk izleyişimden 17-18 sene sonra. Yoksa yirmi mi?
Birkaç saat geçti ama kalp gibi atan buğdayın sesini hala duyuyorum, kalbim de öyle çarptı, gözlerim doldu - o giriş bugüne dek izlediğim en etkileyici girişlerden biri. Bu ülkeye dair iyi ve kötü her şey bu filmin içinde. Ama doğru okumak gerekiyor. Hep eksik ya da düpedüz yanlış okuyoruz.