son 20dksında full ağladım :'(((((((((

Çok etkilendim, tasavvufun gerçek aşkın mümkünlüğü problemi üzerinden verilişinden ve sondaki ''kavuşma''dan, belki ilahi aşka belki ölümle gelen belki de ölmeden yaşama ve mümkün olan aşka kavuşmadan, film okumasını inceleyince filme bakışım tamamen değişti diyebilirim. Başlangıçta beni bağlayan unsurlar eşsiz İstanbul ve gerçek hayat manzaraları olsa da, Metin Erksan bize filminin sinematografinin ve iyi oyunculukların yanında, o dönemde Türk sinemasında alışılagelmiş kalıpların dışında bir sembolizme de kucak açtığını göstermiş.
“What we are and how we live is the effect of law which we either observe or infringe. Man is free. His freedom is restricted by another person’s right to freedom. And punishment... punishment is revenge, particularly if it’s aimed at injuring the criminal and not at preventing crime. For whom does the law take its revenge? Is it really in the name of the innocent? Do the innocent make the rules?” This quote from chapter 5 reflects my opinions…