4v291o

Gidenler neden gidiyor?
Anders, mesela… Bir İskandinav ülkesinin berrak sabahlarında, ayrıcalıklı bir burjuvanın konforunda doğmuşken, ekmek elden su gölden bir hayatta neden gitmeyi tercih etti? Uçsuz bucaksız bir tarih, coğrafya ve kültür içinde yaşama devam edebilecekken hangi kökü yeşertemedi; hangi aidiyet bağını kuramadı da gitmek tek seçenek gibi göründü ona? İnsan, kendi içinde yerleşemediği bir dünyadan ne şekilde göç eder? Bu konu hakkında yazıyorum bir süredir; yaklaşık bir üç dört yıldır, birçok yerde. Neden yazdığımı ise bilmiyorum; birinin fark etmesini mi umuyorum, bir başkasının acımasını mı bekliyorum? Özellikle birinin vefasını mı istiyorum? Yoksa tüm bunları, bir arşiv oluşturmak, bir delil bırakmak için mi yapıyorum? Lakin hangi hakikatin kaydını tutuyorum, hangi gerçeğin şahidi olmayı bekliyorum; bilmiyorum.

“Biraz anlayış bekliyorum, birinin benim için üzülmesini istiyorum.”

Hayatınızda hiç durup da çevrenizdeki insanların geleceklerini, gayelerini ve umutlarını seyrettiniz mi? Yaşamaya dair heveslerini ölçüp tarttınız mı? Bende büyük bir arşiv var; insanların nasıl ve ne uğruna yaşamak istediklerine dair. Belki bir gün bana ilham olur diye; ama artık bu hevese anlam veremediğim bir noktadayım, hala bu hevesin peşinden gitmenin bir anlamı var mı; emin değilim. Zira bazıları için karar alıp yol çizmek çok da zor değilken, bazıları için dipsiz bir kuyudan farksız. Ne yaptım, ne yapmalıydım, şimdi ne yapıyorum, yarın ne yapacağım? Herhangi birinin cevabını bilmiyorum ve hayatımın bir noktasında, en azından yakın zamanda bilebilecek miyim onu da bilmiyorum.

“Bir şeylerin ters gidebileceğinden endişelenerek bir ömür harcadım ama ters giden şeylerin hiçbiri benim endişelendiğim şeyler olmadı.”

Sahi, gidenler neden gidiyor?
Dünya sayısız ulusun, partinin, yapılanmanın, topluluğun, dinin ve cemaatin yurduyken, nasıl olur da bu insanlar bu kadar kalabalık içinde tek başına kalabilir? Nasıl olur da bir yere ait hissedemezler? Neden, herkesin kolayca inşa ettiği rutinleri kurmakta zorlanır, gündelik hayatın sıradan seyrine kapılmaktan çekinirler? Tüm insanlar inişler ve çıkışlarla sınanırken, hayatın yükü yalnızca onların omuzlarına mı çökmüştür ki? Tüm bu destek, ilgi, yönlendirme imkânlara rağmen neden yeni bir sayfa açamazlar; açmak mı istemezler? Bu insanların nefsi neyi arıyor, bu dünyadan alamadıkları ne var da gitmeyi tercih ediyorlar?

“Hayat ancak geriye doğru anlaşılabilir lakin ileriye doğru yaşanmalıdır.”

“Ne istediğini bilmeyen insanlar hayatlarınıza dahil olduklarında, sizinkini de çıkmaza sürüklerler. Kendi tereddütlerini size sirayet ettirir, karar verme yetinizi dumura uğratırlar. Çünkü onlar, yön bulma yetilerini kaybetmişlerdir; saman çöpü misali, rüzgârın estiği yere savrulurlar.” derler. Bense şu noktada, beni savuracak bir rüzgârın dahi olmadığını fark ediyorum. Daha yirmili yaşlarımın eşiğindeyken hayata dair her şeyin tamam olduğunu, işin bittiğini; aşkın, arzunun, hevesin, iradenin, şuurun, umudun ve ihtirasın çoktan söndüğünü kabul ediyorum. Ölümlülüğümü idrak etmek ve kabul etmek zordu. Ayrıcalıklı olduğumu sandığım hususlarda ne denli aciz olduğumu kabul etmek zordu. Bazı şeylerin yalnızca benden ötürü ters gittiğini kabul etmek zordu. Hatalarımın farkına varıp özür dilemek, af istemek, karşılık beklemeksizin eğilmek zordu. Tüm bu düşüncelerimin nihai sebebi olan “köksüzlük” hissini fark edip kabul etmek ise benim için en zoruydu.

“Kendi hayatımda bir seyirci gibi hissediyorum, kendi hayatımda yardımcı oyuncuyu oynuyormuşum gibi.”

Ve sanırım bu filmi daha önce izledim, sonunu sevmemiştim.

Watched on Sunday March 2, 2025.

Watched on Saturday March 1, 2025.

Bağlanamadım bu filme duygusal olarak cekmedi bilemedim. Heykelin oradaki sahne çok başarılıydı, hepsi de çok güzel taşımışlardı sahneyi. Yemekteki David'in içini döktüğu sahne etkileyiciydi. Kieran.... Bu adama oscarını verin artık. Gönlüm ne kadar ing actorde Kieran'ın almasını istese de imkansız duruyor. Batsın bu akademi

Edit: İnsanların bu filmi yahudi propagandası diyerek eleştirdiğini gördüm, ben bu filmde pro-isr*il bir hareket göremedim; kaçırmış da olabilirim, genel yahudi tarihi üzerine işlenmiş bir filmdi. Hatta duygusal olarak bağlanamamamın birincil nedeni de buydu sanırım. Ancak filmin çekiliş ve çıkış zamanı ile Eisenberg'ün siyonist olması da göz önüne alınırsa isr*il destekleyici bir tutumla çekildiği söylenebilir.
Bu sene ve geçen sene çıkan birçok yahudi propagandası içeren filmlerin yanında bunun da kurban gitmesine üzüldüm. O zaman tekrar hep bir ağızdan; batsın bu akademi

Bill skarsgård as Nosferatu...... what a concept

Watched on Sunday January 5, 2025.

Watched on Monday January 6, 2025.

Watched on Tuesday January 7, 2025.

Batılıların diğer ülkelerde başlattıkları ve hala sebep olmaya devam ettikleri sorunlar hakkında film çekip para kazanmaları çok destekleyici!!🫶🫶

Kendi çocukları 3. Dünya ülkelerindeki çocukları izleyip onlara acısın diye yapılmış vasat bir film, uyarlandığı kitap da öyle.

Hala bu tür vicdan p*rnolarına kanan yerli eşeklerimizin olduğunu görmek de ayrı acı verici. Sanki bizleri diğerlerinden çok farklı görüyorlarmış gibi sosyal medyada bu filmi öven Türkleri görmek beni mahvediyor. Hele ki filmin daha ilk 10 dakikasından katliam yapan liderler arasında 3 Türk lider gösterilmesine rağmen. Filmin yapımcısı olduğu ülkelere bakınca sebebini anlamak çok da zor degil tabi.

Hatta kitapta Pervana'nın babasının yüce İngiltere krallığı sayesinde yüksek eğitim aldığı ve kendi halkı gibi cahil kalmadığı vurgulanmış. Dostum arabayı sen sürüyorsun

Çizimler akıcı ve etkileyiciydi, ancak oradan puan verebildim.

Watched on Friday November 29, 2024.

Herkes soylenmesi gerekeni soylemis zaten ama ben Anora'nin duygularini yeterince bize hissettiremediklerini düşünüyorum. O yüzsüstü bırakılmışlığı yeterince hissedemedim.

Love doesn’t look like this. It’s supposed to feel better than this, isn’t it?

Watched on Saturday October 19, 2024.

Watched on Saturday September 7, 2024.

Watched on Friday September 6, 2024.

Watched on Friday September 6, 2024.

Watched on Thursday September 5, 2024.

Watched on Thursday September 5, 2024.

Watched on Wednesday September 4, 2024.

Watched on Monday September 9, 2024.

Watched on Saturday September 7, 2024.

Watched on Saturday September 21, 2024.

Watched on Friday September 20, 2024.

Watched on Thursday September 19, 2024.

Watched on Sunday September 8, 2024.

Watched on Tuesday September 3, 2024.

Watched on Saturday August 31, 2024.

Watched on Monday September 2, 2024.

Watched on Sunday September 1, 2024.

Yaz mevsimi biter bitmez kızlar

Sinema tarihinin ilk iletisim özürlüleri......

Fun movie

Watched on Thursday August 22, 2024.

Watched on Monday August 19, 2024.

Watched on Sunday August 18, 2024.

Watched on Tuesday August 13, 2024.

Watched on Wednesday August 14, 2024.

Straight American guy humor but it was superawesome

Watched on Wednesday August 7, 2024.

Watched on Tuesday August 6, 2024.

I love the stupidity and ridiculousness of the movie and ofc live, laugh, love emma roberts

Watched on Friday July 26, 2024.

Watched on Saturday July 27, 2024.

Watched on Sunday July 28, 2024.

Watched on Monday July 29, 2024.

Watched on Thursday July 25, 2024.

Watched on Saturday June 29, 2024.

Watched on Sunday June 30, 2024.

Watched on Monday July 1, 2024.

Watched on Tuesday July 2, 2024.

Watched on Wednesday July 3, 2024.

Watched on Thursday July 4, 2024.