4v291o

Akşam evde otururken kardeşim açtı da izledim. Ne harika bir senaryo ne de harika replikler… fakat film sürükleyiciydi. İzledim yani aldı götürdü. Random bi şafak sezer filmi gibi de değildi. Bi yaratacılık var yani filmi takdir ettim. Ayrıca tek mekanda geçmesi olsun film ilerledikçe gerilimin artması olsun Reservoir Dogs’u da bi anımsattı. Ama çok ufak yani.

TRT2 de izledim. Ara tatilde ailemle güzel aktivite oldu. Filmlerde böyle aileleri görünce bi tuhaf oluyorum. Filmlerde insanlar kendi başlarına çok güçlü ama aileler kırılgan ve narin hissettiriyor.

Ablacım bilmediğin kapıları neden açıyorsun

I enjoyed watching it since I like movies based on people in a foreign country. I generally watched Turkish people in movies. However looking into a similar context for a different match was interesting. 
I clearly not understand what happened to Cafer if it is for racism or personal hate or both.

Ben ne izledim ya. Film Yılmaz erdoğan, z kuşağı ve olmayan bir cinsellik temasının birleşimiydi. Kötüydü

It was like Pride and Prejudice written for men

Bunun aynısını dedemle çeksem nasıl olur acaba

Kaç kere izledim bilmiyorum. Bir çocuk için izlenebilecek en iyi filmlerden biri. Kuzenim cd'ye yazdırıp hediye etmişti. Türk seslendirmenler zaten çok yetenekli izlemeye ayrı bir keyif katıyordu. Diğer Disney filmlerinden çok ayrı bir yerde. Güzel bir hikaye anlatma derdi yok. Kimseyi gaza getirmeye de çalışmıyor. Fantastik bir öyküsü de yok. Olduğunca içten.

Max'in babası Goofy ile olan ilişkisi çok önemli. Ben burda her çocuğun mükemmeliyetçi olduğundan babasından utanmasını görüyorum. Ergenliğe girince ona benzemesinden korkması da bunla ilişkili. Ama hepimiz biliyoruz ki çoğumuz için bu böyle oluyor. Goofy ise olduğu gibi kendi. Max'in onu olduğu gibi kabul etmesi biraz vakit alıyor. Bu süreçte diğer çocukların babalarıyla olan ilişkisini de görüyoruz. Goofy'nin bütün derdi Max'le iyi vakit geçirmek ve onun mutlu olması. Goofy'nin patronunun oğluyla olan ilişkisine kıyaslayınca çok daha değerli. Aileyle olan iletişimi de açık tutmaya çalışmamız gerektiğini düşünüyorum. Nehirde arabayla sürüklenirken Goofy ve Max'in tartışmasından çok ders çıkarılabilir. Her izlediğimde tüylerim diken diken oluyor. 1-2 yıl önce filmi bir daha izlediğimde bunun cidden farkına vardım. Her şey daha güzel artık. Konuşmak lazım.

Filmin sizi soktuğu mood da harika. Başıma güzel bir şeyler geldiğinde filmin sonunda okul çıkışında Max'in keyifli bir şekilde çevresiyle merhabalaşması. Cidden aynısını yaşadığımı hissettim. Film beni bu kadar main karakter olarak hissettirse de toz pembe olmaması da çok etkileyici. Max acı çektiğinde acı çekiyorsunuz, çekinince çekiniyorsunuz. ya da ben fazla empati kurdum zamanında.

Bence bir vakit ayırın bu filme.

Not: Baba seni çok seviyorum.

That was the second Fatih Akın movie I have watched. The movie centered at the multinational immigrant guy friend group. The movie really get you in that friend group. Bobby's tendency to make money with making bussiness with mafia was a spark to start the movie. After that Bobby's relationship with Alice went down, then Gabriel get closer with Alice. Costa all messed up since the beginning.
So I will tell how movie felt me like. I cannot blame Gabriel since the beginning. His tendency to violence can be understood, They were in underground after all. And I didn't felt bad when they fall in love with Alice, maybe they all deserve something like that. I think movie want me to think like that. They were both caring people and I really felt the comion between them. Also, Gabriel was so objective between his friend Costa and her sister.
Also I really like the act of Adam Bousdoukos. In the Soul kitchen he was in a dominant and proactive role, but in here he was in a confused and young role.

This review may contain spoilers.

Filmdeki insan ilişkileri çok güzel bir denge sunuyor. Zinos'un kız arkadaşına olan bağlılığı, kardeşinin iyiliğini gözetmesi ve lokantasına olan düşkünlüğü arasında güzel bir gerilim var. Zinos çekincelerinden çok tutkuları ile hareket ediyor. Her ne kadar lokantasını sevse de geride bırakıp sevdiğinin yanına gitmeye karar vermesi de bu yüzden bence.
Lokantasının geçirdiği gelişimi izlemek ise çok zevkliydi. Hazır yemekleri üstünkörü pişirmekten süreç içerisinde standarda oturmuş ve kendine özel yemekleri olan bir yere dönüşmesi eğlenceli. Ayrıca lokantanın filmin başındaki hali üniversite yurt kantininde çalışırkenki iş ortamımı hatırlattığı için de filme bir yakınlık besledim.
Filmin sonunda bence herkes olması gerektiği yere varıyor

İzlemekten keyif aldığım film gibi film yerli filmler

• 9
• Butterflies
• Something Useful
• Our Grand Despair
• Behind Open Doors
• Ara
• A Son of the Sun
• Dayı: Bir Adamın Hikâyesi
• Drawers
• The Wild Pear Tree

...plus 2 more. View the full list on Letterboxd.